Modern insanın bugüne gelmesini sağlayan en önemli vasfı, yemeğini bölüşmesi ve kadın-erkek işbirliğiydi. Yemeğimizi artık bölüşmüyoruz ve erkeğin ihaneti sebebiyle işbirliği de en alt düzeye inmiş durumda.
Kadın, neslin devamını sağlayacak bebeği içinde büyütürken ve sonrasında emzirirken kendi kaynaklarından fedakarlık ettiği için kas gücü olarak erkeğin gerisinde kaldı. Erkeğin bu dönemde yapması gereken tek şey kadını korumak ve beslemekti. Varsa bir yaradan yoksa tabiat, erkeğe kadını ve çocuğu koruma görevini vermişti. Bir zaman geldi ki erkek, bu görevi kötüye kullandı ve kadını, çocuğuyla beraber suistimal etmeye, ezmeye başladı. Yani illa cennetten kovulma sebebi arıyorsanız bundan ala bir sebep var mıdır?
Kadının bin yıllar içinde zorla evcilleştirilmesinin izleri hala üzerimizde. “Batı modern kadını” bile üzerinde yüzlerce yıl boyunca yakılmış hemcinslerinin dumanını taşıyor. Nesillerlerce öğrenilmiş çaresizlik, kariyeri ve gücü olsa bile kadının hala bir adım ileriye atlamasını, hak ettiğini çekip almasını engelliyor.
Halbuki yerkürenin acilen biz kadınlara ihtiyacı var. Yeter artık deyip sorumluluğu üstlenmek, ülkelerin ve uluslararası kuruluşların yönetimlerinde acilen en az erkekler kadar yer almak durumundayız. Hak verilmez alınır ve biliyorum ki beş bilemediniz on yıl içinde olmaz denilen, ütopik denilen birçok şey olacak. Sistem bize olmaz algısı yüklemişti, o algıdan sıyrılmaya başladık ve dönüşüm muhteşem olacak.